Sıfır Atığa Doğru Giden Yaşamın Temel Kuralları

Sıfır atığa doğru giden yaşamın temel kuralları

Sıfır atık mı? O da neymiş dediğinizi duyar gibiyiz. Sıfır Atık, bir atık yönetim felsefesidir. Atık oluşumunun minimalize edilmesi ve oluşan atıkların geri dönüşüme katılmasını ifade eder. Peki, Sıfır Atık sistemine neden ihtiyacımız var?

Her geçen gün nüfus artıyor ve bu artış ile tüketim ihtiyaçlarımız da katlanıyor. Mesela, saniyede 160.000 plastik torba, yılda 500 milyar plastik şişe tüketiliyor. Daha bir sürü atık maddeyle birlikte bu çöp okyanus ortasında nerdeyse bir kıta büyüklüğüne ulaşmış durumda. Bunu hemen bir günde sıfırlayamayabiliriz ancak alışkanlıklarımızı değiştirerek daha fazla büyümemesine katkıda bulunabiliriz. İşte bunun için işinize yarayacağını düşündüğümüz önerilerle sıfır atığın formülü…

Sıfır Atık İçin Ne Yapılmalı? Sıfır Atığa Nereden Başlamalı

Geri dönüşüm fikri, ilk kez 1980’lerden tartışılmaya başlanmış olsa da Bea Johnson’un “Sıfır Atık Ev” isimli kitabı, tüm dünyada yepyeni bir akım başlattı. 4 kişilik ailesiyle birlikte yılda sadece bir kavanoz çöp üreten Bea gibi olmamız pek tabii ki bir gecede mümkün değil. Yine de neler tükettiğimizi gözlemlemeye başlayıp, kısa sürede atığımızı adım adım azaltmaya başlayabiliriz. Pekiyi, nerden başlayabiliriz?

Tek Sefer Değil, Çok Kez Kullanacağınız Ürün Tercih Edin.

Market alışverişlerindeki tek seferlik poşetlere getirilen ücretlendirme global alınan bir karar ancak plastik poşet kullanımı sadece marketler için geçerli değil. Kıyafet, kırtasiye, elektronik veya semt pazarı… Her alışverişe çıktığımızda yanımızda çok kullanımlı bez ya da kanvas çantalarımızı bulunduruyorsak bu, alışkanlık edindiğimizi gösterir.

Hafiflemek ve yanımızda çok fazla şey taşımak istemiyoruz ama susadığımızda plastik şişe almaya devam ettiğimiz sürece dünyaya yeni bir çöp daha atıyoruz. Hemen şimdi kendimize bir matara edinebilir, maydanoz ve limon ile lezzetlendirilmiş suyumuzu gün boyu yanımızda taşıyarak tüketebiliriz. Öğlen yemeğini evden getirenler ya da özel bir diyet takip edenler, plastik yerine, cam ya da metal kaplarla bir beslenme çantası oluşturabilir. Ve kahve tutkunları… Karton bardaklardan bir şey olmaz diye düşünmeyelim. Sıcak ya da soğuk fark etmez ısıyı tutan kapaklı bir bardak ya da termos edinerek, tek kullanımlık kap tüketimine dur diyebiliriz.

Poşetli Ürünler Yerine Çok Kullanımlık Alternatiflere Yönelin.

Mesela, hala poşet çay kullanıyorsanız, bunun yerine yeniden kullanılabilir ve yıkanabilir çay demleme keselerini dilerseniz evde kendiniz bile yapabilirsiniz. Süt ürünlerinden özellikle cam ambalajlı olanları tercih edebilirsiniz. Hatta dilerseniz süt alıp, evde yoğurt ve peynir yapmaya başlayabilirsiniz. Mutfak alışverişimizin geri dönüştürülemeyen baş aktörlerinden, streç film ve folyolar. Neyse ki, artık balmumundan saklama kumaşları var. Hem yıkanabilir hem de doğal içerikli olduğundan kompost da edilebilir.

Sürdürülebilir Bir Güzellik Rutini Oluşturun

National Geographic’in dikkat çektiği paylaşıma göre tükettiğimiz yaklaşık 9 milyar ton plastiğin sadece %9'u geri dönüştürülebiliyor. Bu da demek oluyor ki geri kalanı, çöpe gidiyor. Birçok marka bu konuda iyileştirme çalışmalarına hız vererek 2025 için tüm ambalajlarını geri dönüştürülebilir maddelerden yapacağını duyurmaya başladı. O zamana kadar her ürün olmasa da doğa dostu ve atıksız olanları tercih etmeye başlayabiliriz. Mesela, tüm saç gruplarına uygun katı sabundan şampuanlar artık satışta. Tarak ya da diş fırçası gibi ağırlıklı olarak plastikten üretilen ürünlerin bambu versiyonları da günden güne daha kolay erişilebilir. Tıraş bıçaklarının kullan-at olanları yerine jiletinin değiştirilebildiği versiyonları hem daha uzun ömürlü hem de daha az atık üreteni. Makyaj malzemelerinin yeniden doldurulabilir versiyonları henüz piyasada olmasa da en azından geri dönüştürülebilir ambalajlıları tercih edebilirsiniz.

Atığımızı ayrıştırmaya evden başlayabiliriz

Sıfır atığa giden bu yolculukta yapılabilecek diğer bir adım ise, tüm geri dönüştürülebilir atıkları evde ayrıştırmak. Bunların başında plastik, kağıt, cam ve metal geliyor.  Bu tarz atıklarınızı evinizin bir köşesinde biriktirebilirsiniz. Hatta kağıtlarınızı kağıt bir poşette, plastiklerinizi de plastik poşetlerde biriktirebilirsiniz. Tüm belediyelerin ana caddelere koydukları geri dönüşüm kumbaralarına götürüp poşetiyle birlikte atabilirsiniz. Mesela, cam şişeler için özel kumbaralar var. Camlarınızı da bu kumbaralara götürebilirsiniz. Unutmadan birçok okulda da geri dönüşüm kumbaraları mevcut, dilerseniz çocuğunuzla da bu ürünleri yollayıp onların bilinçlenmesine de yardımcı olabilirsiniz. 

Mutfakta Sıfır Atığa Giden Yol: Kompost

Gelelim gıda bazlı yani organik atıklara. Hiç farkında olmayabiliriz ama gıdalarla diğer atıkların aynı çöp poşetinin içinde uzun süre beklemesi metan gazının oluşumuna neden oluyor. Bunun önüne geçebilmek organik atıkları da ayrıştırılabilir. Çürümüş ya da küflenmişler hariç tüm meyve ve sebzeler ile yumurtanın kabuklarını, çay posasını, kahve telvesini kompost yapmak için edineceğiniz özel kovada biriktirmeye başlayabilirsiniz. Böylece, hem organik atıkları değerlendirmiş ve toprağa yeniden mineral kazandırmış hem de çöpte oluşan yan etkileri en aza indirmiş oluyoruz.

Sıfır atık, varılması gereken bir noktadan daha çok bir yolculuk. Küçük büyük tüm aile üyelerinin birlikte ve bilinçli olarak tercih edeceği bir yaşam biçimi. Ne kadar erken başlar ve alışkanlıklarımızı değiştirirsek, o kadar çok yol alabiliriz. Dünyamızın geleceği bu yolculuğa başlamaya var mısınız?

Kaynakça:NationalGeographic